17 Nisan 2012 Salı

Merhaba

Makarna, Lütfen!'e bir blog açmak şart oldu. Ne yazayım diye düşünmeye gerek yok bizim hikayemiz nasıl başladı onu anlatıcam.

Mart 2010'da minik bebeğim Peri aramıza katıldığında ben zorunlu olarak çalışmıyordum. Hamilelik de lohusalık da büyük sorunlar çıkmadan geçse de evde olmak, çok dertli olmayan bir bebeğin rutin bakımını üstlenmek bana az gelmeye başladı. Kendimi yemek yapmaya verdim. Kilo vermem lazım, sağlıklı beslenmem lazım diyip diyip sebzeli yemekler yaptım, kocam yemedi. Kendisi sebze ırkçısıdır. Belirli sebzeleri belirli şekilde yer. "Kabak ancak mücver olabilir, ıspanak yoğurtla yenir böreği olmaz, kereviz yersem ölürüm"le başlayan bir sebze manifestosu bile var (şimdi yazınca farkettim her sebzeye bir kulp bulmuş sağolsun:)

Geri adım atmadım kamuflaja başladım. Karnıbahara başamel sos yaptım, "bozuk patates almışın" dedi ilk ısırıkta, ikincisinde "bunda ne var" dedi, üçüncü ısırığı almadı. Sebzeli tuzlu kek yaptım burun kıvırdı "sebzeli kek mi olur" diye.

Bütün bu denemelerimde bir tek makarna sosunda başarılı oldum. Bol soğan, kabak ve şimdi burada yazarsam kavga çıkaracak bir kaç sebzeyi de kıymanın ve zeytinyağının güzelim tadları altına sıkıştırıp makarnayla servis ettim. Bir güzel yedi. Hatta sosun pek güzel olmuş dedi. Sevindim, sesimi çıkarmadım ama içimde yine de bir burukluk vardı; nitekim istediğim sebze miktarını yediremiyordum.

Bir gün yemek programlarından birinde taze makarna yapımını gördüm. Hoşuma gitti denedim, güzel oldu. Nasıl geliştiririm derken kereviz koymak aklıma geldi. Pişirdim, masaya koydum. İlk çatalı ağzına götürmesini heyecanla bekledim. İkinci üçüncü çataldan sonra da şikayet gelmeyince hele bi de ikinci tabağı isteyince çok sevindim. "Ne var içinde?" dedi. "Kereviz" dedim. "Aaa, güzel olmuş, kereviz tadı gelmiyor" dedi dünyalar benim oldu.

Sonra?

Sonrası çorap söküğü gibi gelmedi belki ama onu da anlatırım:)))

10 yorum:

  1. enginarlı makarna rüyalarıma giriyor bu ara! yarın pazardan enginar alıp yapacağım,

    YanıtlaSil
  2. hemen yazıyorum hemennnn!
    makarnaları dişine gele3cek şekilde haşlarken diğer yanda temizlediğin enginarları incecik dilimleyeceksin, sızma zeytinyağında çevirdikten sonra, haşladığın makarnaları da tavaya alıp hepsini birarada tıkırdatacaksın. altını kapatıp 5-10 dk dinlendirdikten sonra kocaman bir tabak yiyeceksin, yerken de handana teşekkür ederim diye söyleneceksin:))))) aldığın lezzeti arttırmak istersen ince kıydığın enginarları sızmada çevirirken en sevdiğin peynirden de ekleyebilirsin tavaya, bir kaç diş sarımsakla.... fiyuvvvv foto yok yarın çekerim sonra atarım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. amanın çok güzel. bunu yarın foto ve yazı olarak bloguma koyacam. hehe kaçışın yok:)

      Sil
  3. Hayırlı olsun Tubişcim, değişik tarifler de bekliyoruz makarna için. Nette dolaşıyorsun, yabancı yemek bloglarının, sitelerinin orjinal tariflerini makarnaya uygulayabilirmiyiz? Bizle paylaş lütfeeen...

    YanıtlaSil
  4. tam enginarları aldım eve gidiyorum planlarıma göre hemen makarnayı haşlayıp o arada enginarları sızmada tıkırdatıp hem fotograflayacak hem de afiyetle yiyeceğim ki çaldı telefon; arayan başbakandı demek istemezdim:))) işyerinden arıyorlardı bittabi. attım dolaba otu enginarı kaldı akşama makarna macerası,

    YanıtlaSil
  5. olsun kuzu:))) belki onlar benim makarnaları bekliyorlardır:)))

    YanıtlaSil